21 Aralık 2009 Pazartesi

Seval yaz dedi, yazmam lazım!


:) Canım arkadaşım, az önce buluştuk onunla, kısıtlı zamanlarda büyük büyük paylaşımlar yaşıyoruz, buna da şükür...

Bugün İstanbul'u uzuuun bir aradan sonra sevdim. Hatta bakmaya doyamadım. Seval pazartesi günü mesai saati olmasına verdi, haklı olabilir, ne zamandır böyle bir zaman aralığında gezmemiştim.

En güzel yeri vapurları İstanbul'un, ama yeni vapurlar değil, eski, içinde yuvarlak masaları olan ve oturunca yanıbaşında çay satılan vapurları :) Bir de kuşları tabi... Sığırcıklar hava azıcık kararınca basıyorlar şehrin gökyüzünü, gökyüzüne bakmayı hatırlayanlara akşam ziyafeti veriyorlar.

Hava titretmeyecek kadar soğuk, gökyüzü de maviydi bugün. 'İstanbul güzel' dedim. Özledim mi özlemedim ama belki bu şehirde hissetmediğim iç coşkusunu bugün aylardan sonra hissettim. Önce şüphelendim, geçici mi diye, sonra hem İstanbul'u hem de yaşamayı severken buluverince kendimi emin oldum, ardından da mutlu. :)

Güzel İstanbul, eskisi gibi.

Güzel hayat, eskisi gibi.

Ama bugün yeni hali ile, yeni ben ile :)

Not: Fotoğrafı aldığım adres: http://blog.haberturk.com/Aycelen/yaziD.asp?yID=178802&kID=56&yYaz=3

Hiç yorum yok: